-
Patikatrek farkıyla Foto safari veya fotoğraf gezisi
- Patikatrek
- Haberler-Duyurular
- Patikatrek farkıyla Foto safari veya fotoğraf gezisi
Patikatrek farkıyla Foto safari veya fotoğraf gezisi
Bugün, kocaman bir yılın daha sona ermek üzere olduğu bir günde, “herkes gibi yoğun duygular içindeyken koşarak geldi kalem elime! “ diyesim var da, ne çare zaman değişmiş; Geride kalan yıllar gibi, yürek çırpıntısına, bizi insan kılan her bir duyguya tercüman olan o eski kalemlerin varlığı bile unutuldu nerdeyse. En son ne zaman kalem alıp elinize de duygularınızı yazdınız; yaldızlı dolma kalemler, fiyakalı tükenmezler, odun karası kömür uçlular, mürekkep hokkasına aşk ile dalan divit uçları içinizden anımsayan kaç kişi kaldı, hangi yılın sararmış takvim yaprakları arasına saklandı onlar bilen var mı? Yedisinden, yetmişe hepimiz klavye delikanlısı olduk şimdi…
Adettendir, her bitiş sonrasında oturup durum değerlendirmesi yapmak; eminim bu günlerde birçoğunuz geride kalan yılı hatta yılları değerlendiriyor, yenisine umutlu tutunabilmek adına. Biz de öyle yaptık; oturduk klavye başına, duygular parmak uçlarımızda can buldu size yansır, beyaz sayfa yerine beyaz camdan…
Kurumsal resmi yaşımız 10 sınırına geldi dayandı; adımız Doğa Sporları ile özdeşleşse de özümüz çok daha zengin. Daha dün gibi hatırlıyorum PATİKATREK adını sıklıkla telaffuz ederek zihnime yerleşsin diye bitimsiz tekrarlar yaptığım günleri. Patika ve Trekking kelimelerinden türettiğimiz bu yeni isme bir anlam ve bir değer katmak için içeriğini doldurmamız gerektiğinin bilinci içinde tam dokuz yılı geride bıraktık. Emek dolu geçen yıllar içinde, başta Dağcılık, Doğa yürüyüşleri ve bilumum doğa sporu dalları içinde adımız bilinir oldu… Ancak, bir yanımız daha vardı ki, başlangıçta biraz gölgede kalsa da mazisi çok daha gerilere uzanıyor; Fotoğraf ve fotoğrafçı yanımız bu yüzden algıda gecikmelere sebep oldu bizi izleyenlerde… Doğacı mı, Sporcu mu, Fotoğrafçı mı olduğumuzu tek kimlikte anlatmaya çalışsak da zorlanmadık değil hani…
1996 Yılında geldiğimiz İzmir’de ilk yaptığımız işlerin özünde Fotoğrafçı yanımız yatar aslında; doğa sevgimiz yayla çocuğu olmamızdan kaynaklansa da, İzmir coğrafyasını tanımak adına çıktığımız doğa gezilerinde fotoğraf makinemiz hep omzumuzda asılıdır, o yıllarda. Bazen tek, bazen de yol arkadaşlarımızla çıktığımız İzmir doğasını keşif pazarları, sonraki yıllar içinde adını değiştirerek doğa yürüyüşü günleri oldu nedense. Ancak fotoğrafcı yanımızdan hiç uzaklaşmadık yine de…
Safari kelimesi “Av ve avlanmak” ile anlamlandırılsa da, İzmir hatta Tüm Türkiye’de onu Foto-Safari kelimesine dönüştürerek farklı bir boyut kazandıran, yeniden anlamlandıran, zihinlerde yer etmesine katkı koyan ilklerdeniz biz diyebiliyoruz bugün… İnanmayan günümüzün bilgesi Google amcaya sorarak test etsin doğruluğunu, 1.270.000 veri arasında, ilk sayfada ilk üç içinde, iki sayfalık konu başlığı ile bizden bahsetmesi boşuna değildir… İçinde yılların çabası vardır; Emek kokan…
Patikatrek ‘in henüz kurumsal bir kimlik edinmeden önce “dere tepe düz” diyerek yaptığı fotoğraf gezilerinde yer alıp camiada adından bahsettirenlerin isimleri övünç kaynağımızdır bugün. Bir başka övünç kaynağımız ise adı ister foto safari veya fotoğraf gezisi olsun fotoğraf yolculuklarını marka tescilli olarak Türkiye’de yapan ilklerdeniz demek biraz abartı sanabilirsiniz ama gerçeğin ta kendisidir aslında. Yani sözün özü; PATİKATREK öncü kimliği ile patikayı açar, diğerleri ise o patikadan yürür; geride kalan uzun yılların değişmez gerçeğiydi bu, omuzlarımıza sorumluluk yükleyen.
Her ne iş yapıyor olursanız olun, yaptıklarınız esas amaca hizmet etmiyorsa kalite sorunu yaşarsınız. Kalite, yaşamın her alanında ana felsefemiz olduğu gibi yaptığımız bütün işlerde de olmazsa olmaz dediğimiz vazgeçilmezlerimizdendir. Kaliteyi belirleyen unsurların iyi bir araştırma-geliştirme, planlama ve insan faktörü olduğunu bilir ve yaptığımızı her organizasyonda olduğu gibi foto safari ve fotoğraf gezilerinde de kaliteye öncelik veririz. Fotoğraf çalışması yapılacak alanların tespiti ve fotoğrafik öğelerin belirlenmesinde titiz bir araştırma ve planlama yaparak işe başlarız. Çalışmada yer alacak olan Fotoğrafçı grubunun her özelliği en ince ayrıntılarına varana kadar gözden geçirilerek ekipleri oluştururuz. Kim neyi çekmek ister, hangi konuları çalışmak onu mutlu eder bilir ve onları rastlantısal sonuçlarla uğraştırmadan fotoğrafın direkt kalbine bırakırız. Bu konuda bazen o kadar iddialı oluruz ki çekincesiz olarak “Eğer Bu geziden fotoğraf çıkartamadıysanız lütfen fotoğraf alt yapınızı gözden geçiriniz “ deriz; cesaretle…
Safari kelimesinin “Av ve Avlanmak” ile eş değer anlam taşıdığını söylemiştik; avcılığın püf noktasıdır avı ararken gürültü yapmamak, beklerken sessiz, sakin ve sabırlı durabilmek… Fotoğrafın da, esasında bir görüntü avcılığı olduğunu bilirsiniz; yaygaracı, şarlatanlıkların en yoğun olduğu kalabalıklar içinde yer alıp da görüntü avına çıktıysanız eğer, ya avı kaçırır ya da avınızdan tepki alırsınız. İşte Bu yüzden biliriz ki, fotoğraf gezileri ve foto safarilerde kaliteyi belirleyen ana unsur katılımcı sayısıdır.
İşte bu nedenle Patikatrek’in organize ettiği fotoğraf gezileri, fotoğraf kampları veya foto safariler asla kalabalık olmaz. O az sayıdaki çalışma ekipleri bile en küçük birimlere ayrılarak fotoğrafa ulaşır. Aynı konuları bile farklı alanlarda çalışarak birbirinin kopyası fotoğraf üretmek riskini de ortadan kaldırırız. Fotoğraf gezilerimiz esnasında tek amaca yoğunlaşırız ki, o da fotoğraf yaratmak üzerinedir. Bilgiyi paylaşmak anlamında sonsuz verici, kıskançlık, ego ve kopyacılıkta cimriyizdir. Kaçırdığımız bir fotoğrafı eğer başka bir arkadaşımız aldıysa, hayıflanmak yerine övgüyle bahsederiz ondan.
Ekip olarak çıktığımız Fotoğraf yolculuklarımızın hiçbir anında, popülizm kokan şamatacı yaklaşımlardan özellikle uzak kalır, sessiz ve derin yol alırız, tıpkı avına yaklaşan bir aslan gibi. Attığımız her adımın meyvelerini toplamaktır asıl amacımız, sonuç alıp da eve döndüğümüz zaman, keyifle yaslanır koltuğa kahvemizi en şamatalı halimizle içeriz, haklı olarak. Usta çırak ilişkisine saygı duyar ama ayırımsız davranırız aramıza giren herkese…
Koca bir yılın geride kalış hüznü içinde, kendimize moral olsun diye yukarıda sıraladıklarımız az da olsa megalomanlıktır onu da biliriz; Bu yüzden fazlasının abartı olacağını düşünerek noktayı koyalım ve diyelim ki; bizi bizim anlatmamıza aslında hiç gerek yok, bizi tanıyanlar, ortak aktivitelerimizde yer alanlar paylaşımlarıyla bizden fazlasıyla bahsediyorlar zaten.
Hani bir deyim vardır Anadolu yollarında tur atan bazı motorlu araçların arkasında yazılmış “ Babam sağ olsun !“ türünden; Biz bize yeteriz ama yazıya son noktayı koyarken biz de demeden edemedik “Google amcam sağ olsun!” diye…
Yeni yılınız kutlu olsun efendim.
İzmir'de güncel bir fotoğraf gezisi veya Fotoğraf kampına katılmak için