-
Doğa yürüyüşü nedir, nasıl yapılır ?
Alışık olduğunuz günlük yaşam alanlarının dışında gerçekleşen sıradışı bir keşif yolculuğu
- Patikatrek
- Faydalı Bilgiler
- Doğa yürüyüşü nedir, nasıl yapılır ?
Doğa yürüyüşü nedir, nasıl yapılır ?
Şehrin kalabalık sokaklarında ve yoğun koşturmalı bir iş hayatının yorucu, yıpratıcı temposu içinde adeta bunalıma sürüklenen günümüz insanının, azıcık nefes almak amaçlı, farklı bir arayış içine girdiği dönemlerde sıkca başvurduğu, "doğa kaçamakları yapmak" isteğiyle başlayıp, bugün artık, bir spor dalı haline dönüşen "Doğa Yürüyüşü nedir ve nasıl yapılır? " sorusuna cevap olarak, bu sayfanın derinlikleri içinde onlarca yazıya ulaşabilirsiniz.
Yıllardan beri, dilimiz döndüğü, gücümüz yettiği kadar, anlamlandırmaya çalıştığımız doğa yürüyüşlerinin sıradanlıktan uzak ve ciddiyetle yapılarak gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladık. Doğa yürüyüşü yapmak isteği duyanlar ile bu sporu yaptıranların bir araya gelmesini sağlayacak organizasyonların yapısal özellikleri, sorumlulukları ve yeterlilikleri üzerine konustuk; yetmedi, kalıcı olsun diye yazdık da... Günü geldi kendimizi ifade etmek ve düşüncelerimizi aktarmak maksatlı çabalarımızın hak ettiği şeklide karşılık bulmadığına üzülerek de olsa tanıklık ettik. Bu sporu ne kadar çok insan, kurum ya da yasal kimlikli platformlar yaptırırsa o kadar çok insana ulaşarak bu sporun ilkeli ve kurallarıyla kalıcılığının sağlanacağına inandık, yapmak isteyenleri de yaptırmayı düşünenleri de hep teşvik ettik...
Uzun yıllardan beri, kurumsal bir kimlik çatısı altında bu sporu hala yapıyor olsak da, yapan için de, yaptıranlar için de karşılaşılan problemlerin her geçen gün artarak devam ettiğini görmek mümkün. Doğa yürüyüşü Sporunun icrası esnasında yaşanan sorunların ülke sorunlarından bağımsız olmadığının da farkındayız. Ancak, genel sorunlardan kaçmak maksatlı yapılan ilkesizlik ve gayri resmi icracı yapıların vurdumduymazlığı sonucu yaşananların yeni sorunların kapısını araladağını da biliyor ve uyarı görevimizi her platformda yapmaya gayret ediyoruz; bu sporu sevdirmek ve geniş kitlelerce benimsenerek yapılmasını desteklemek amaçlı eylemleri de, söylemleri de bıkmadan, yılmadan, yorulmadan yapmaya devam diyerek...
Nedir bu, doğa yürüyüşü dedikleri şey? Doğa Yürüyüşleri nasıl yapılır-yapılmalı? Faydaları, varsa zararları nelerdir? Doğa yürüyüşü yapmanın yükümlülükleri ve gereklilikleri nelerdir ? Herkes doğa yürüyüşü yapabilir mi ? ve bunun gibi benzer soruların cevaplarını günümüzün değişen koşulları ve yasal mevzuatlar ışığında bir kez daha arayalım mı ?
Adından da anlaşılacağı gibi Doğa Yürüyüşü; alışık olduğumuz yaşam alanlarının dışında, insan elinin değidiği külterel yapı örnekleri, park ve bahçe gibi peyzaj alanlarının çok uzağında, doğal örtülü, açık alanlardaki farklı coğrafyalarda, seyircisiz, alkış ve bir puanlama sistemine tabi olmadan bireysel ya da gruplar halinde yapılan bir spordur. Yani kısaca, doğa yürüyüşleri şehir ve benzeri yerleşkelerin dışındaki doğal ortamlarda yapılır; park, bahçe ve kent ormanı gibi, insan elinin değdiği sahalarda yapılan yürüyüşleri doğa yürüyüşü olarak adlandıramayız. Alışık olmadığımız sahalarda gerçekleşecek olması sebebiyle, diğer spor dallarındaki gibi Doğa Yürüyüşlerini de, hazırlık ve icra aşaması olmak üzere iki kademeli gerçekleşen bir spor biçimi olarak katagorize edebiliriz. Yani demek istiyorum ki; " Bugün işim yok, kalkıp gideyim bir doğa yürüyüşü yapayım..." demek, asla doğru bir yaklaşım olmaz. Bırakın spor amaçlı olmasını bir yana, doğaya her ne amaçla cıkıyor olursanız olun, sadece onun bile bir hazırlık evresi olmalı ki, hazırlıksız çıkacağınız bir doğa seyahatinde, aklınızın ucundan bile geçmeyen sürprizler ile karşılaşmanız büyük olasılıktır.
Doğa Yürüyüşüne hazırlık evresi diyebileceğimiz yürüyüşün öncesinde, dikkate alınması gereken noktalara birlikte göz atalım mı ? Herşeyden önce, doğa yürüyüşü yapmaya karar verdiğinizde, bu sporu bireysel mi, yoksa bir grup ile birlikte mi yapacağınıza karar vermelisiniz. Eğer bireysel olarak yapmayı düşünüyorsanız kesinlikle denemeyin diyerek o kapıyı kapatayım. Peki neden ? Yaşam alanlarımızın uzağındaki doğal alanlar ve alışık olmadığımız coğrafyalarda tek başımıza seyahat etmenin bir dizi olumsuzluk ihtimali vardır ki bunların gözden uzak tutulması hayati tehlikelere davetiye çıkartır. Doğa ve dağlara asla tek başına gidilmez. Neden ? Çünkü, olası bir kaza, ya da olumsuzluk anında, yardım alma kapılarının tamamını kapatmış olursunuz; ki, ideali beş olmakla birlikte, doğaya minimum üç kişilik bir ekip oluşturarak gitmek daha akılcı olacaktır. Ekip içinden bir kişinin yaralanması veya hayati tehlike içeren bir kazanın yaşanması durumunda, ikinci kişi yaralı ya da kazazadenin hayata tutunması ve güvenliğinden sorumlu olarak onun başında kalır, üçüncü kişi yardım getirmek amacıyla en yakın yerleşim alanına doğru hareket eder; ilk yardım ekibi olay yerine gelinceye kadar, dört ve beşinci kişiler, güvenli bir yaşam alanının oluşturulması ve lüzumu durumunda yaralının ve lazım olacak malzemelerin güvenli bölgeye taşınması için görev üstlenerek, benzer hallerde edindikleri deneyim, bilgi, beceri ve donanımlarını kullanırlar.
Eğer bir gruba katılarak doğa yürüyüşü yapacaksanız, grubun yapısı, kimliği ve yönetim kadrosuna varıncaya kadar bir dizi ön araştırma yapmanızı öneririm; eger bir arkadaş grubuyla doğa yürüyüşü yapacaksanız birlikte gideceğiniz arkadaşlarınızı mutlaka yakından tanıyın.Parkur bilgisi alın,aklınızdaki tüm soruların cevaplanması için mutlaka sorgulayın.
Yürüyüş gününden en az 72 saat önceden alkol ve alkollü içecekler kullanmayın, yürüyüş akşamında mutlaka dinlenin ve iyi bir uyku çekin; yürüyüş esnasında size lazım olacak eşyalarınızı gözden geçirin; grup liderinizin verdiği talimatlara harfiyen uyun; sırt çantanızı akşamdan hazır edin; ayakkabılarınızın mutlaka yürüyüş için uygun, ayağınızı bilekten kavrayan, alt tabanı kalın tırtıklı, mümkünse su geçirmez astarlı ve bir numara büyük olan bot tarzı olmasına dikkat edin. Yazıyı çok fazla uzatmamak ve daha fazla detaylı ayrıntı için size bu sayfanın içinden bir link veriyorum; sayfadaki bilgilere de lütfen göz atınız
DOĞA YÜRÜYÜŞLERİ ÖNCESİNDE MUTLAKA YAPINIZ...
- Doğa yürüyüşleri öncesinde, ayak tırnaklarınızın en az bir gün önce kesilmiş olmasına dikkat ediniz. Aksi halde faaliyet esnasında tırnak batması veya kırılma gibi küçük yaralanma olayları ile karsılaşabilirsiniz.
- Normal ayak numaranızdan bir numara daha büyük, sert ve kalın tabanlı, mümkünse ayaklarınızı bileklerden saracak boğazlıklı bir ayakkabınız olmasına dikkat edin. Böylece ayak burkulması riskini azaltacaksınız.
- Bel ve göğüs kısmından kavrama tokaları olan 20-30 litre hacimli bir sırt çantası edinin.
- Yürüyüş esnasında hareket kabiliyetinizi engellemeyecek bollukta bir pantolon veya polar alt giyinin. Kot pantolon ile kesinlikle faaliyete katılmayın. Giysilerinizi seçerken pamuklu ve keten türler yerine sentetik ve yünlü giysileri tercih edin.
- Sırt çantanızı mutlaka akşamdan hazırlayın.
- Sabah evden ayrılmadan önce mutlaka kahvaltı yapın, ihtiyaç hissetmeseniz de mutlaka bol su için.
- En az iki takım yedek iç çamaşır. Yedek çorap, bir adet panço tipi yağmurluk, polar üst veya rüzgârlık mont, bere veya şapka, hava koşullarına göre bir çift uygun eldiven, bir adet su kabı ve yeteri kadar su. Bir öğünlük yiyecek, ayrıca atıştırmalık ara yiyecekler, e enerji verici kuru üzüm, kuru kaysı, incir, kuru dut, ceviz, badem v.s. Bir adet düdük, bandana, güneş kremi, güneş gözlüğü, küçük bir plastik bardak, cımbız ve fotoğraf makinesi, Özel ilaçlarınız, yara bandı, bir iki adet ağrı kesici veya kas gevşetici tablet, kolonyalı veya sabunlu mendil, bir adet çöp torbası yanınızda bulunsun.
KEYİFLİ BİR DOĞA YÜRÜYÜŞÜ ve DOĞADA SEYAHAT İÇİN NE YAPMALI ?
- Doğada etkin bir yürüyüş için, sağlıklı bir beden yapısı, fiziki kondisyon durumu,arazi ve iklim şartları, psikolojik durum ve beslenme gibi daha bir çok etkeni de göz önünde bulundurmak gerekir.
- İyi bir doğa yürüyüşçüsünün uygulayacağı en önemli teknik doğru tempoyu ayarlayabilmektir. Acemi bir yürüyüşçü, genellikle ya olabildiğinden fazla, ya da yapabileceğinden daha az bir tempo ile yürüme hatasına düşer.En sık düşülen hata ise, çok hızlı yürümektir.Yürünmesi gereken yolun uzunluğu veya ekip içinde iyi bir performans sergileme isteği böyle yanlış uygulamalara yol açabilir.Eğer uygun zamanınız varsa daha ilk kilometrelerde kendinizi tüketmeniz oldukça anlamsızdır.Sahip olduğunuz enerjiyi, yürüyüş süresince yetecek şekilde kullanmanız daha akıllıca olacaktır.Eğer aynı tempoyu saatlerce sürdüremiyorsanız çok hızlı gidiyorsunuz demektir.
- Başka bir hata da çok yavaş yürümektir.Vücudunuz, hasar görecek şekilde enerji harcamaya başlamadan çok önce şikayete başlar.Kaslarınızın ağrısını hissetmeye başladığınız andan itibaren daha 15 Km mesafe yürüyebilirsiniz.Ciğerleriniz yanmaya başladığında bile,- kontrollü olmak koşuluyla - 3 saat daha ilerleyebilirsiniz. Uzun mesafeli yürüyüşlerde biraz acı çekmek kaçınılmazdır. Hızlı tempo nasıl yorucu oluyorsa yavaş tempo da aynı oranda yorucu olur.
- Yürüyüşe başlamadan önce, bacak, bel, sırt ve omuz kaslarınızı gerdirme hareketleri yaparak yürüyüşe hazırlayın. Başlangıçta yavaş, daha sonra hızınızı artırarak,vücudunuz açılıncaya kadar temponuzu koruyun. Vücudunuzun açılması demek, kalp atım sayısının artması, kan dolaşımının hızlanması ve dolayısıyla da yeterli oksijen pompalanan kaslarınızın gevşemesi anlamına gelir. Psikolojik olarak da kendinizi güçlü ve mutlu hissetmeniz demektir.
- Dik yamaçlarda yavaş ve düzenli adımlarla yürüyün. Eğim azaldıkça da temponuzu yükseltin. Karlı zeminlerde ve dik çıkışlarda,yüksek irtifa yürüyüşlerinde, tempoyu kontrol etmenin ve yorgunluğu önlemenin yolu "tembel adımı " atmaktır. Bu yöntem bacakları ve ciğerleri adım aralarında dinlendirmek için kullanılır. Vücudun tüm ağırlığı arkadaki bacağa yüklendiğinde öne atılan bacak kasları gevşetilir. Kasların değil de kemiklerin ağırlığı taşıması için arkada kalan bacak dik, ve dizden kilitli olarak tutulur. En az, adım başı nefes alın. Arkadaki ayağı öne getirirken nefes alın, öndeki ayak dinlenip, arkadaki bacağınız vücut ağırlığını taşırken nefes verin.Bu sıralamayı devam ettirin. Derin nefes almak için bilinçli çaba harcayın.Suyunuzu azar azar için, bir defada fazla su içmek sizi nefessiz bırakabilir.
- Özellikle önünüzdeki başka birini izliyorsanız, bu tempo size sıkıcı gelip moralinizi bozabilir. Bu durum size sabırlı olmayı ve kontrollü davranma becerisi kazandıracaktır; sakın unutmayın.Yürüyüşün ilk yarim saati içinde kısa bir mola verin. Eğer rotanız hemen dikleşiyorsa bu molayı ilk 15 dakika içinde vermeniz önerilir. Molalarda ayakkabı bağlarınızı kontrol edin, giysi giymek ve çıkarmak için veya sıvı almak için zaman ayırın.
- Yürüyüş gününün ilk saatlerinde vücudunuz henüz zindeyken kısa,sık olmayan aralıklarla 1 veya 1,5 saatlik dilimlerde mola verin. Herhangi bir yere, çanta ağırlığınızı alacak şekilde yaslanarak derin nefesler alın, sıvı alın ve enerji verecek birşeyler atıştırın. Günün daha ileri saatlerinde yorgunluk daha da artacağı için daha sık aralıklarla molalar verin. Ancak bu saatlerde vereceğiniz molaları fazla uzun tutmayın. Eğer kaslarınız soğursa akabinde sertleşecek ve bundan sonraki yürüyüşleriniz daha çok acı verecektir.
- Yamaç aşağı yürürken vücut ağırlığı bacak ve ayaklara biner. Ayak parmakları ayakkabının önüne doğru sıkışır. Sert atılan adımların yarattığı sarsıntı,omurga boyunca ilerleyerek, tüm vücudu zorlar. Bunun sonucunda da, diz kıkırdakları zarar görür, ayak tırnakları kırılabilir veya kan oturur, parmak ağrıları artar. Akşam saatlerinde ise şiddetli baş ağrıları ve sırt tutulmaları şeklinde rahatsızlıklar karşımıza çıkar. İstenmeyen durumlarla karşılaşmamak için inişlerde ayakkabılarınızın bağcıklarını sıkıca bağlayın. Daha yavaş bir tempoyla yürüyün. Ayak darbelerinizi yumuşatmak için dizlerinizi bükün, ayaklarınız acıyormuş gibi hafifçe adımlar atın. Dağ kazalarının, büyük oranda inişler esnasında olduğunu da sakın aklınızdan çıkartmayın.
** Burada paylaşılan bilgiler okuyucuyu ikna ve teşvik amacı gütmez...Bu bilgilere güvenerek, tek başınıza doğaya çıkmanız önerilmez.