-
Doğa Seni Çağırıyor
Bu yazı ile Doğa Yürüyüşlerine hazırlık süreci ve doğa yürüyüşlerinin faydalarını ele aldık; oku ve paylaş ki başkaları da faydalansın
- Patikatrek
- Faydalı Bilgiler
- Doğa Seni Çağırıyor
Doğa Seni Çağırıyor
Doğa yürüyüşü yalnızca bir etkinlik değildir; aynı zamanda bedenin, zihnin ve ruhunu da yola çıkaran muhteşem bir deneyimdir. Ayakkabılarının ilk bağcığını bağladığın anda başlayan bir süreç, kentten, gündelik telaşlardan, ekranlardan ve yapaylıktan uzaklaşmanın başlangıcıdır doğa yürüyüşü. Ancak, en basit bir yolculuk için dahi bir hazırlık evresi varsa ve yapıyorsak, alışık olduğumuz yaşam alanlarından uzakta, vahşi doğanın kalbinde yapmaya hazırlandığınız bu yolculuk- yürüyüşün de ciddiye alınması gereken bir hazırlık aşaması vardır; unutmayın ve asla tek başınıza doğaya cıkmayın diyerek başlayalım...





Doğa Yürüyüşü Hazırlık Süreci: Yola Saygının İlk Adımı
Bireysel ya da grup olarak yapacağınız bir doğa yürüyüşü için, yola çıkmadan önce yapılması gereken hazırlık, doğaya, yol arkadaşlarınıza ve kendinize gösterdiğiniz saygının da bir ifadesidir ve sadece sırt çantası hazırlamakla eş tutulmamalıdır. Rotanın belirlenmesi, yol arkadaşlarının seçilmesi, hava durumunun kontrol edilmesi, uygun giysi tercihleri ve yürüyüş için olması gereken temel ekipmanların eksiksiz olması bu sürecin sağlıklı tamamlanması için temel taşlardır. Uygun ayakkabılar, mevsime göre katmanlı giyim, sırt çantasında taşıdığın su, atıştırmalıklar, yağmurluk, ilk yardım seti, çakı, pusula vs. çantana yerleştirdiklerinin her biri bir yoldaş gibi seninle gelir.
Ancak asıl mesele, zihnini bu yolculuğa hazırlamaktır. Düşüncelerini sadeleştirmek, beklentisizce yola çıkabilmektir.
Rotanın zorluk derecesine ve süreye göre yanınızda olması gereken yeteri kadar su, enerji verici atıştırmalıklar, ilk yardım çantası, harita veya GPS, doğru bir sırt çantasında bir araya gelse de, asıl hazırlık, içte yani ruhunuzda yapılandır. Unutmayın ki, yola çıkmaya saatler kala, eften püften sebeplerle yürüyüşten vazgeçmek, yol arkadaşlarınızı yolda bırakmanın çok ötesinde, ruhunuzda yapılması gereken hazırlıkların yetersiz ve tamamlanmamış olmasının da kanıtıdır. Ruhsal hazırlık esnasında, yola çıkarken taşıdığınız sizi yoran, strese sokan, sizi etkileyen her ne varsa bütün zihinsel yüklerinizi fark edersiniz. Mümkünse o yüklerin hepsini, değilse bazılarını mutlaka geride bırakmalısınız. Çünkü doğa, aşırı yük taşımaya gelmez, hafiflik ister.
Doğa yürüyüşüne bir “Şehirden Kaçış” planı olarak değil de bir kavuşma, tanımadığınız insanlarla ve doğayla tanışma eylemi olarak bakar ve yürüyüşün planlamasını da bu kurgu üzerine inşa ederseniz alacağınız keyif katsayısı bir o kadar artacaktır. Doğayla kurulan bu buluşma, tabii ki plansız gelişemez ve hazırlık süreci yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel bir toparlanmadır da.
Yürümek: Bedenin ve Ruhun Yeniden Uyanışı
Yürüyüş sabahı evden ayrıldığınız ve yol arkadaşlarınızla buluşmaya kadar geçen sürede, endişe ve kaygılarınız sizi olumsuz yönde etkileyebilir. Grup halinde yürüyecekseniz, servis aracına ilk adımı atıp diğer arkadaşlarınızla karşılaşıncaya kadar bu olumsuzluklarla boğuşmanız gayet normaldir. Ancak toprağa basıp, taşlara dokunarak, rüzgârla yüzleştiğiniz ilk anda bambaşka bir dünya ile tanışmış olmanın verdiği heyecan, şehirden getirdiğiniz olumsuz yüklerin hepsini size unutturacak; emin olabilirsiniz… Tüm bunlar ve yürüyüş boyunca, duyularınız aracılığıyla yüzleşecekleriniz bedeninizin yeniden uyanmasına sebep olur. Her adım, bir hatırayı geride bırakır; her nefes, yeni bir farkındalıkla dolar ciğerlerinize. Yokuşlar yalnızca bacak kaslarınızı değil, sabrınızı da güçlendirir. Dinlenmeler ise sadece fiziksel değil, ruhsal bir temizlik ve durulmadır. Doğada yürümek, içsel bir sessizliği duymayı mümkün kılan ve bunu doğaya çıkmadan asla anlayamayacağınız yegane etkinlik; ücret ödemeden yapabileceğiniz en etkili terapidir...
Doğada yürümek, zihnin dağınıklığını toplar. Düşünceler önce savrulur, sonra yavaş, yavaş dağılarak bir ritme oturur. Ayaklarınızı tekrarlı hareketi, sadece mesafeleri aşmanızı değil zihinsel karmaşayı da çözmeye başlar. Doğada yürümek, sessizlikle yüzleşmektir. Kentin uğultusundan uzak, ayaklarınızın altında ezilen yaprakların hışırtısıyla oluşan doyumsuz melodi ve sadece adımlarınızın sesiyle baş başa kalırsın. Bu, kendi iç sesini duymaya en yakın olduğun anlardan biridir; unutma... Bilinç dağılır, zaman çözülür; yeni bir tür farkındalık hali başlar. Bu yüzden yürüyüşler yalnızca fiziki değil, zihinsel bir arınma; bir ritüel, kutsal sayılacak bir yolculuktur.
Faydaları: Sessiz Şifa
Doğa yürüyüşleri yalnızca fiziksel sağlığa değil, ruhsal dengeye de katkı sunar. Stresi azaltır, zihni berraklaştırır, uyku düzenini destekler. Kalp atışların gerçek ritmini bulur, nefesiniz derinleşir. Aynı zamanda doğa ile kurulan bu ilişki, aidiyet hissini güçlendirir. Bireyin yalnız olmadığını, daha büyük bir döngünün parçası olduğunu hatırlatır. Her yürüyüş, aslında yeniden doğmak gibidir.
Doğa Yürüyüşleri esnasında karşına çıkan küçüklü, büyüklü yokuşlar, taşlıklar, aniden bastıran yağmur, dış dünya ile bütün görsel bağlarını kopartacak yoğun bir sis; her biri farklı bir öğretidir. Doğa yürüyüşü, biraz da alışık olduğun konfor alanını terk etmektir. Her zorluk bir öğretidir dedik ya; kaygan bir patika sana dikkatli olmayı, dik bir yokuş sabretmeyi öğretir. Yorulmak, durmak, tekrar yürümek; tümü hayata dair dersler barındırır.
Unutma; Doğada kontrol sende değildir. Bu da teslim olmayı, akışa güvenmeyi öğretir. Yürüyüş boyunca yalnızca bedenin değil, bakışların da değişir. Ağaçların gövdesine, kuşların sesine, yosun tutmuş taşlara dikkat etmeye başlarsın. Bu dikkat, bir tür diyalogdur. Doğa seninle sürekli konuşur; bir kokuyla, bir rüzgarla, bir ışık oyunuyla. Bu dili öğrenmek zaman alır ama karşılığı derindir: bağ kurarsın. Ait hissetmeye başlarsın.Artık doğada "misafir" değil, "parça" olduğunu anlarsın.